Sunday, September 24, 2006

HoŞGeLDiN RaMaZaN...

Bugün Ramazan'ın ilk günü.. 11 ayın sultanı hoşgeldin.. İnşallah bu mübarek ayın hikmetlerinden en güzel şekilde yararlanabiliriz hepimiz..
Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allah-u teâlâ, size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.
Ramazan gelince, Allahü teâlâ meleklere, müminlere istiğfar etmelerini emreder. Farz namaz, sonraki namaza kadar; Cuma, sonraki Cumaya kadar; Ramazan ayı, sonraki Ramazana kadar olan günahlara kefaret olur.
Dostum güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak, fakat arkana bakma. Kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de. Unutma yolcu değişir ama menzil değişmez. Abdullah bin Mesud'un dediğini unutma; "Cemaat hak üzere olandır, isterse tek olsun''
Yolcuya bakıp yolu tanıma, yola bak yolcuyu tanı. Yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver. Vahim olan yolun yolcusuz olması değil, asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır. Yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın…
En doğru yol dikensiz yoldur diyenler seni aldatıyorlar. Onlar karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambası altında arayan şaşkınlardır. Aldırma ayağına batan dikenler gülün habercisidir. Dikenine katlanmaktan söz edenler aşıkmış gibi davrananlardır. Gerçekten aşık olanlarsa dikenini de severler.
Aldırma, göğsüne yüreğinden başka muska takma. Vahiy haritan, Nebi kılavuzun, Akıl pusulan, İman sermayen, Amel azığın, Sevgi yakıtın, Ahlak karakterin, Edep aksesuarın, Merhamet sıfatın, Şerefe ve İzzet adın olsun. Doğru yol insanların çoğunun gittiği yol değil, düşünen öz akıl sahiplerinin ve muttakilerin yoludur.


Yüce Rabbim hepimizin oruçlarını ve ibadetlerini kabul eder inşallah..
Mübarek Ramazan bütün müslüman alemine ve memleketimize hayırlara vesile olsun..
Ve en güzel şekilde istifade edip kendisine rahmet ve mağfirette bulunanlardan oluruz inşallah..
Bütün Müslüman alemin Ramazan ayı Mübarek olsun..




Bugün yazabilceğim kadar birşey olmadı.. Gece 2'de yattım (annem o kadar geç uyuduğumu bilmiyor).. Ve 4'te sahura kalktım.. T. Dedem'de bizimle beraber sahur etti.. Güzelce yedim.. Sonra bir de üstüne bir bardak çay dört bardak su içtim.. Sabah namazını eda ettikten sonra Kuran-ı Kerim okudum.. Niyetim inşallah hatim indirmektir.. Saat 6'da tekrar uyudum.. Ve uyuduktan sonra rüyalarımda hep tuvalete gittiğimi gördüm :)) Eh o dört bardak sudan sonra doğal olaraktan öyle rüyalar görüyordum.. Neyse saat 12.30'a kadar uyanmadım.. Bu da hayatımdaki ilklerden biri oldu işte.. Ama napalım.. Okul o kadar stresli geçiyor ki.. Annem de bana kızıyor sınavların başlamadan bu kadar strese girme.. Sonra iyi olmuyor diyorda.. Elimde değil.. Zaten sınavlarımı çok stresli geçiren bir insanım bir de sınavlardan önce bu kadar stresli olmak benim ve sağlığım için hiç iyi olmuyor onun için bu duruma bir an önce bir şekilde dur demem gerekiyor.. Herhalde psikoloğa felan giderim.. En azından konuşunca rahatlıyorum.. January'deki sınavlarım gelmeden önce benim sakinleşmem gerekiyor yoksa çok ıstıraplı günler yaşıyorum.. İlk başlarda dıştan belli etmiyorum (etmemeye çalışıyorum) ama bir süre sonra bu stresi sadece içimde barındıramadığım için fiziki olarak kendisini belli etmeye başlıyor.. Yüzümün rengi bembeyaz oluyor.. Hep hastalıklı gibi oluyorum.. Hemencecik yoruluyorum.. İştahım kapanıyor.. Saçlarım dökülmeye başlıyor.. Gözlerim ağrıyor.. Nefesim daralıyor.. Anlayacağın ben strese girdiğimde belirtileri benim için hiç iyi olmuyor.. Ama bu sefer buna bir şekilde dur diyeceğim yoksa bu hayat böyle yaşanmaz.. Kalktıktan hemen sonra Grandmam geldi aklıma ve anneme sordum ''Anne grandmam hiç bu kadar evinden uzak kalmamıştı niye hala İstanbul'dan gelmiyor?''.. Ve öğrendim ki Mama Z rahatsızmış.. Rahatsızlığını buraya yazamam çünkü Mama Z bunu kimsenin bilmesini istemiyormuş.. Kardeşime bile söylemeyeceğim.. Onun için sadece rahatsız demek yeterlidir.. Ama inşallah en kısa zamanda kendisine gelir.. Ve eski moraline kavuşur.. Bir süre sonra da babaannemi aradım.. Kayseri'den geldiklerinden beri konuşmamıştım.. Neyse konuştuk.. Gönlünü aldım babaannemin.. Kendisini çok severim o da bunu biliyor.. Bu akşam herkes oraya iftara gidecek.. Babaanneme sordum akşama ne var diye.. Su böreği yaptım gerisi de süpriz olsun ama hepsi senin sevdiğin yemekler dedi.. İşte böyle..
İrem bloguna yorum yazacaktım ama hala ne yazsam diye düşünüyorum çünkü dün akşam ki konuşmalarımızdan sonra kafam baya karıştı.. Ama yazacağıma söz veriyorum.. En geç yarın arkadaşım :)
Kardeşim yine başımda ve sinirlendiriyor.. En iyisi yazıyı burda kesmek.. Babaanneme gidip salatayı yapacağım.. Oruçken mutfağa girmeyi sevmiyorum ama neyse :))
Allah'a emanet olun.. Başka zaman yeniden görüşmek dileğiyle şimdilik Ciao..

No comments: