Thursday, August 10, 2006

İkindi Güneşiyle Dirilen Hatıralar..

Daha demin dünden ve bugünden bahsetmek istemiyordum çünkü daha demin yazdıklarım kafamı o kadar meşgul ediyordu ki ve o kadar durgundum ki başka şeyleri yazacak durumunda değilim.. Ve şimdi ikindiye yaklaşıyoruz.. Ben de dedim ikindi güneşiyle dirilen hatıralar..
Dün akşam abimin imam nikahını kıymak için Tatlı Gelin'in evine gittik.. Amcaları ve babannesi oradaydı.. Bizden sadece annemin babası, annem, babam, kardeşim, abim ve imam nikahını kıyacak olan hocamız (Lütfü Doğan Hoca).. Kendileri o kadar kibar bir insan ki.. Alçak sesle konuşuyor.. Ve anlattıkları birer inci gibi dudaklarından dökülüyor.. Zamanında annemin ve diğer dört kardeşinin imam nikahlarını da Lütfü Doğan Hoca kıymış..
Neyse işte oraya gittik.. Otururken bir süre sonra bir süprizle karşılaştılar.. Konya'dan 6 çocuklu 12 kişilik bir aile düğün için yatılı kalmaya gelmişler.. Ve onların da imam nikahından haberi olmadıkları gibi dünürlerimizin de onların geleceğinden bir haberi yoktu.. Bu yüzden hem gelenler hem de dünürlerimiz bize karşı mahçup olmuş gibi oldu.. Neyse sonra imam nikahımız kıyıldı.. Mehir yazıldı.. Nikah duası yapıldı.. Eller öpüldü.. Tebrik edildi.. İşte böyle.. Çok güzel bir akşamdı.. Su böreği yapmışlar.. Üç dilim yedim :)) Tabağıma konulanı yemek zorundaymışım gibi hissederim.. Onun için normalde tabak önüme konulmadan önce her zaman ben kendi tabağımı kendim hazırlarım.. Tabakta bırakmayı hiç bir zaman sevmem.. (Bırakanı da sevmem diyormuşum :) ).. İşte böyle.. Babaanneleri vardı.. Çok sevdim kendilerini.. Çok tatlı konuşuyordu.. Ama dişlerini takmadığı için konuşmasının yarısını anlayamadım.. Kelimelerini yakalayamadım..
Neyse şimdi kardeşim geldi.. Bilgisayarı alacak ve başımda vır vır çene yapıyor.. Ben de buraya olan yazıma devam edemem.. Neyse en iyisi şimdilik gitmek.. Başka bir zaman yine devam ederim..
Yeniden görüşmek dileğiyle..
Güle Güle..

No comments: